Kış Meyveleri ile Bağışıklığınızı Güçlendirin

Sağlıklı beslenmek her mevsim değişmez kuralımız. Fakat mevsim kış olunca buna ekstra hassasiyet göstermemiz uzmanlar tarafından özellikle tavsiye edilmekte.

Kış aylarında havaların soğuması, kapalı ortamlarda daha çok vakit geçirmek, havanın erken kararması gibi faktörler ister istemez mutsuzluk, stres ve isteksizlik gibi duygularımızı kuvvetlendiriyor. Hal böyle olunca bağışıklık sistemimiz zayıflıyor, tatlı krizleri ve aşırı yeme isteği artıyor. Bağışıklık sistemi vücudu mikroplara, bakterilere ve virüslere karşı koruyan en önemli savunma mekanizmasıdır. Bu mekanizma bağışıklık sistemini sadece dışarıdan gelecek tehlikelere karşı korumakla kalmayarak aynı zamanda yaşlanma belirtilerine karşı da mücadele edip, kişinin kendini zinde hissetmesini sağlamaktadır.

Bağışıklığımız düşünce, özellikle mevsim geçişlerine bağlı çoğalan virüsler ve bakteriler daha kolay hastalanmamıza neden olabilmektedir. Bağışıklık sistemimizi güçlü tutabilmek için dengeli beslenmek, düzenli egzersiz yapmak, yeterli uyumak ve stres yönetimi en basit formüllerdir. Aynı şekilde mevsiminde sebze ve meyve tüketmek, sağlığımız açısından yapacağımız en iyi seçimdir. Kötü beslenme, hava kirliliği gibi birçok etken vücudumuzda serbest radikallerin oluşmasına sebep olabilmektedir, serbest radikaller de kalp, kanser, diyabet hatta grip ve nezle gibi pek çok rahatsızlığa zemin hazırlar. Bunun yanı sıra yaşanan kronik yorgunluk, cilt mantarları, ciltte çıkabilen yaralar, alerjik şikayetler de immün sistemin dengesinin bozulduğunun habercileridir.

Antioksidanların Gücü

Düşük bağışıklık sisteminin dengesiz beslenmeyle doğru orantılı olduğu biliniyor. Bu sebeple özellikle kış aylarında vücut direncini artırmak için antioksidan açısından zengin beslenmekte fayda vardır. Antioksidan olarak da görev yapan A, C, E vitaminleri, magnezyum, selenyum, demir, folik asit ve çinko gibi mineraller ile omega-3 ve omega-9 yağ asitlerinden yeteri kadar almak vücut direncini güçlü tutacaktır.

Vitamin ve mineraller dengeli beslenmenin en önemli parçaları oldukları için bağışıklık sistemi üzerinde etkileri de çok fazladır. C ve E vitaminleri vücudumuzun enfeksiyonlarla savaşmasına destek olan en güçlü antioksidanlardır. Mevsimin en güzel meyve ve sebzelerinden Trabzon hurması, kırmızı biber, havuç, ayva, zencefil ve zerdeçal gibi sarı, kırmızı ve turuncu renkli meyve ve sebzeler A vitamini açısından zengin besinlerdir. Zencefil ve zerdeçal serbest radikallerin oluşmasını önleyip, hücreleri koruma özelliğine sahip kök sebzelerdir. Her iki sebze de bağışıklık sistemimizi güçlendirip vücudumuzu hastalıklara karşı daha dirençli hale getirmeyi destekler.

Portakal, mandalina, greyfurt, kivi, yeşil biber, nar, maydanoz, roka, kuşburnu, karnabahar ise zengin C vitamini kaynaklarıdır. Polifenollerden zengin nar, güçlü antioksidan özelliğinin yanı sıra antiinflamatuar ve anti kanserojen özellikleri ile kış aylarının vazgeçilmez besin kaynağıdır. Ispanak, kara lahana, pazı, brokoli gibi yeşil sebzelerse folik asit bakımından zengin ve hücre yenilenmesine destek veren besinler arasında yer almaktadır.

Meyve ve sebzeler, vücudumuzun ihtiyacı olan vitamin ve minerallerin yanı sıra kuvvetli antioksidanlar içermektedirler. Özellikle koyu yeşil, turuncu, mor, kırmızı ve sarı renkli sebze ve meyvelerden her gün tüketmemiz, tabaklarımızı rengarenk sebze ve meyvelerle zenginleştirmemiz bağışıklığımızın düşmemesi adına oldukça faydalıdır. Badem, yer fıstığı, ay çekirdeği, keten tohumu ve fındık da E vitamininden zengin tohumlardır.

İkinci Beynimiz: Bağırsaklar

Bir diğer önemli konu ise ikinci beynimiz de denilen bağırsaklarımız. Bağırsaklarımızı sağlıklı tutmak bağışıklığımızı güçlendirmede çok önemli rol oynamaktadır. Dolayısıyla düzenli beslenme programımıza bağırsak sağlığını destekleyen yiyecekleri de eklemenin faydası büyük olacaktır. Birçok meyve ve sebze ile tam tahıllı ürünler bağırsak sağlığının dostuyken, işlenmiş şeker ve hazır yiyeceklerden uzak durulması tavsiye edilmektedir. Ayrıca prebiyotikler de bağırsak sağlığı için olmazsa olmazlardan.

Hem prebiyotik hem de lif içeren soğan, sarımsak, pırasa gibi kök sebzeler bağırsaklara iyi gelip, yararlı bakterileri de beslemektedir. Halk arasında doğal antibiyotikler diye adlandırdığımız soğan ve sarımsak çok iyi birer antioksidan kaynağıdır ve kansere karşı koruma özelliğine sahiptirler. Sarımsak, anti bakteriyel özelliği sayesinde vücudu enfeksiyonlara karşı da korur. Kış mevsiminde yemeklerde bu muhteşem ikiliyi kullanmak güçlü bir bağışıklık için vazgeçilmez olacaktır.

Probiyotiklere gelince, probiyotikler bağırsaklarımızda yaşayarak vücudumuzu zararlı bakterilere karşı koruyan, bağışıklığı güçlendiren dost bakterilerdir. Probiyotikler en çok ev yapımı yoğurt, kefir, turşu ve fermente olmuş kırmızı lahana gibi sebzelerde aktif olarak bulunabilir.

Tüm bu saydıklarımızın yanı sıra tuz ve şekerden uzak durmak da bağışıklığımız için oldukça önemli bir konudur. Şeker içeren tüm yiyecek ve içeceklerin immün sistemimizin gelişmesini yavaşlattığı bilinmektedir. Basit şekeri hayatımızdan mümkünse çıkartarak, tercihimizi vücudumuzun ve damak zevkimizin tatlı ihtiyacını antioksidan özelliği yüksek olan kış meyvelerinden yana kullanmamız en sağlıklısı olacaktır.

Tuz doğal bağışıklık hücrelerinin üretimini azaltır ve enfeksiyonların geçişini kolaylaştırır. Bu sebeple günlük tuz tüketimimizi herhangi bir tansiyon rahatsızlığımız yok ise 1 çay kaşığını geçmeden yapmamız faydalı olacaktır.

Bağışıklık sisteminizi güçlendirecek yöntemlerden ve bağışıklık güçlendirici meyve ve sebzelerden bahsettik. Siz de ihtiyacınız olan vitamin eksikliğini tespit ederek bağışıklık sisteminizi güçlendirebilirsiniz. Tabi tüm bunları doğru bir biçimde tüketmek de çok önemli olacaktır. Bu noktada Hurom olarak sizlere sunduğumuz slow juicer ürünleri fazlası ile yardımcı olacaktır.

Bunun yanında sağlıklı bir yaşam için gereken tüm önerilere uyarak hastalıksız ve enerjik bir kış mevsimi geçirmeniz mümkündür. Rengarenk tabakları sofralarınızdan eksik etmeden sağlık dolu bir kış mevsimi geçirmek sizin elinizde 😊